202004.20
0

TÜRK MEDENİ KANUNUNA GÖRE EŞLER ARASI MAL AYRILIĞI REJİMİ, Av. Burak DEMİR

TÜRK MEDENİ KANUNUNA GÖRE EŞLER ARASI MAL AYRILIĞI REJİMİ

                                                                       Av. Burak DEMİR

Mal ayrılığı rejimi Türk Medeni Kanunu’nun 242. maddesinde seçimlik rejim olarak düzenlenmiş olup, bu rejimde her eş yasal sınırlar dahilinde kendi malvarlığını yönetme, bu mallardan yararlanma ve bu malları üzerinde tasarruf hakkına sahiptir. Diğer bir anlatımla eşlerin kişisel malları vardır, edinilmiş mal söz konusu değildir. Her eş edindiği malın sahibidir ve bir eş diğer eşin edindiği mallar üzerinde hak sahibi değildir.

Eşler arasında her ne kadar mal ayrılığı rejimi söz konusu olsa da, yasal sınırlamalar bu rejimde de söz konusudur. Bu yasal sınırlamalar aşağıdaki hallerde ortaya çıkmaktadır:

  • Evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerle ilgili olarak bu mallara tedbir konulabilecektir( TMK md. 186, 196, 197)
  • Diğer eşin rızasına bağlı işlemler yönünden mal sahibi eşin tasarruf yetkisi sınırlanabilecek eşlerden her biri borçlarından bütün malvarlığı ile sorumlu olacaktır.

MAL AYRILIĞI SÖZLEŞMESİNİN ŞEKLİ

Mal ayrılığı rejiminde seçimlik hak kullanılarak, sözleşme ile mal ayrılığı rejimi seçildiğinde, eşler aynı biçimde mal rejimi sözleşmesi yaparak bu konudaki iradelerini yazılı olarak açıklayacaklardır. Mal ayrılığı rejimi sözleşmesi için;

Taraflar ayırt etme gücüne sahip olmalıdır.

Eğer taraflar veya taraflardan biri küçük ise veya kısıtlı ise, sözleşme için ayrıca yasal temsilcilerinin rızası, kısıtlılar yönünden ayrıca vesayet makamının da izni alınmalıdır.

Taraflarca noterde düzenleme veya onaylama ya da evlenme başvurusu sırasında mal ayrılığı rejimini kabul ettiklerini yazılı olarak evlendirme memurluğuna bildirim yoluyla da bu rejimi seçebileceklerdir.

Sözleşme taraflarca bizzat imzalanmalıdır. Sözleşmeler taraflarca bizzat yapılacak olup vekil aracılığı ile yapılamaz.

Evlenmeden önce veya sonra yapılabilecektir.

 Mal ayrılığı rejimine geçişin başka bir şekilde;

Olağanüstü mal rejimi yolu ile eşlerden birinin talebi ve Aile Mahkemesi kararıyla mal ayrılığı rejimine geçiştir. (TMK md. 206)

Diğer bir mal ayrılığına geçiş şekli cebri icra halinde iflasta, mal ortaklığını kabul etmiş eşlerden birinin iflasına karar verildiği halde, mal ortaklığı rejiminin kendiliğinden mal ayrılığı rejimine dönüşmesidir.

Hacizde ise mal ortaklığını kabul etmiş eşlerden birine karşı icra takibinde bulunan alacaklı, haciz uygulamasında zarara uğrarsa, hakimden mal ayrılığına karar verilmesini istemek yoluyla mal ayrılığına geçiştir. Alacaklı bu davayı her iki eşe yöneltecek ve dava borçlunun yerleşim yeri Aile Mahkemesinde açılacaktır.

Mal ayrılığı rejiminde eşlerden her biri kural olarak kendi malvarlığı üzerinde yönetim, yararlanma ve tasarruf yetkisini haizdir. Ancak bu yetkiler kanundan kaynaklanan sınırlamalar kapsamında sınırlanabilecektir.

Örneğin, eşlerden biri diğer eşin açık rızası mevcut olmadan aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemeyecek, aile konutunu devredemeyecek ve aile konutu üzerinde hakları sınırlayamayacaktır. (TMK. md. 194)

Eşler birlikte yaşarken, eşlerden birinin istemi üzerine hakim, eşlerden her birinin aile geçimi için yapacakları parasal katkıyı belirleyebilecektir. (TMK md. 196)

İSPAT KURALLARI

Mal ayrılığı rejiminde ispat kuralları yönünde paylaşmalı mal ayrılığı rejimi kıyasen uygulanacaktır. Buna göre belirli bir malın kendisine ait olduğunu iddia eden eş iddiasını ispatla mükellef olacak, eşlerden hangisine ait olduğu kanıtlanamayan mallar onların paylı mülkiyetinde sayılacak , eşler aksi kanıtlanmadıkça bu mallarda yarı yarıya pay sahibi olacaktır.

BORÇLARDAN SORUMLULUK

Mal ayrılığı rejiminde borçlardan sorumluluk yönünden de kıyasen paylaşmalı mal ayrılığı rejimi kuralları uygulanacak, buna göre eşlerden her biri, kendi borçlarından tüm malvarlıklarıyla sorumlu olacaklardır. Eşler, evlilik birliğini temsil yetkisi bulunmaksızın yaptıkları işlemlerden üçüncü kişilere karşı kişisel olarak sorumlu olacaklardır. Ancak eşlerin evlilik birliğini temsilen yaptıkları işlemlerde ya da temsil yetkisi üçüncü kişilerce anlaşılmayacak şekilde aşılması halinde eşler mal ayrılığı rejiminde de üçüncü kişilere karşı müteselsilen – birlikte sorumlu olacaktır.

PAYLI MALIN GERİ VERİLMESİ

Mal ayrılığı rejiminde paylı malın özgülenmesi konusunda da paylaşmalı mal ayrılığı rejimi kıyasen uygulanır. Bu halde, mal ayrılığı rejimi sona erdiğinde, üstün yararı olduğunu ispat eden eş, diğer önlemler yanında, eşine payının ödeme günündeki karşılığını vermek şartıyla paylı mülkiyetteki malın kendisine verilmesini isteyebilecektir. Burada yasal ön alım hakkı haricinde, pay sahibi eşe bir nevi kanuni bir alım hakkı tanınmaktadır.

SONA ERME

Mal ayrılığı rejimi de eşlerden birinin ölümü, eşlerim başka bir mal rejimini seçmesi veya mahkemece evliliğin iptal ya da boşanma nedeniyle sona erdirilmesi hallerinde sona erer. Mal ayrılığı rejiminin ölümle sona ermesi durumunda, sağ kalan eş kendi kişisel malları yanında mirasçılık hak ehliyetini ve sıfatını kaybetmemişse diğer eşin mirasçısı olacak, miras payını talep edebilecek, kendisine ait olduğunu ispatlayabildiği mallar yönünden istihkak iddiasında bulunabilecek, yine terekeye ait aile konutu varsa belirli şartlar dahilinde kendisine mülkiyet hakkı tanınmasını talep edebilecektir.