201509.21
0

Tedavide Doktorun Sorumluluğu, Av. Filiz METİN

Hastanın tedavi almak için doktora başvurması, hastanın tedavi olma yönündeki isteğini, iradesini gösterir. Ancak tek başına hastanın tedavi edilmek için doktora başvurmuş olması, yani bu husustaki rızası, doktorun sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağı gibi, doktorun hastaya verdiği zarar, yanlış tedavi veya başkaca durumlarda tazminat sorumluluğu da devam edecektir. Bu sebeple doktor yapacağı tedavi hakkında hastayı aydınlatma, risk ve komplikasyonların neler olabileceği hususunda hastaya bilgi vermelidir. Ancak acil durumlarda, doktor bilgilendirme yapmaksızın hastaya müdahale yapabilecektir.


Doktor, hastaya karşı görevini sadakat ve özen içinde yerine getirme yükümlülüğü altındadır. Bu kapsamda hastanın yararına olabilecek tedavi yöntemini kullanmak ve teşhise uygun tedavi yöntemlerini kullanmak doktorun asli edimlerindendir. Salt tedavi ücretini artırmak amacı ile, tedavi için gerekli olmayan tahlil ve işlemler veya hastaya yanlış bilgi verilmesi doktorun ve çalıştığı kurumun sorumluluğunu doğuracaktır.


Doktorun, yapılan tedavi ile ilgili olarak, bilgi ve belgeleri kayda almak ve bunları saklamak yükümlülüğü vardır. Bu yolla hastanın tedavi süreci daha sağlıklı takip edildiği gibi,  ileride yanlış tedaviye ilişkin iddia ve davalarda bu belge ve bilgiler mahkemede delil niteliğinde kullanılacak ve değerlendirilecektir. Hasta, belgeleri inceleme ve suret alma hakkına sahiptir. Suret veya fotokopi alınamayacak nitelikteki belgelerin ( röntgen filmi) ise, isteği halinde hastaya verilmesi gerekir. Hasta, Sosyal Güvenlik Kurumu nezdinde sigortalı olsa dahi, kendisine yazılan reçete ve kuruma kesilen faturaları da inceleyebilir. Kendisine 1 iğne yapılmışken, kuruma 6 iğne fatura edilmişse bunun sebebini sorgulayabilir.


Doktorun sır saklama yükümü vardır. Zira doktor, hastasının yaşam alanındaki en özel sırları öğrenebilir. Doktor, hastasının sırrını deşifre etmeme, özel alanını ve özel hayatını üçüncü kişilerle paylaşmama yükümü altındadır. Bunun aksi hastanın kişilik haklarına saldırı niteliğinde olup, şikayet halinde doktorun ceza-i ve hukuki sorumluluğu sözkonusu olacaktır.  Sırlar; toplumun kültürel ve sosyal yapısı kapsamında, toplumun ayıpladığı, dışladığı, hastanın şahsi ve ekonomik geleceğine zarar verebilecek bilgiler olabilir.  Evli olmayan kadının hamile olması, eşlerden birinin evlilik dışı cinsel ilişkide bulunması, hastanın tiksinti uyandıracak hastalığı, ruh doktoruna anlatılan, hastanın özel hayatına ilişkin bilgiler sır sayılabilir.Sır hastanın anlatımı sırasında öğrenilebileceği gibi, tedavi sırasında kendiliğinden de doktor tarafından anlaşılabilir. Bu durumda da sır sayılabilecek bilgileri doktor üçüncü kişilerle paylaşmamalıdır.


Hekimin hatalı veya eksik tedavisi veya yukarıda sayılan edim ve yükümlülüklere aykırı hareketi halinde, hasta veya duruma göre yakınları, ortaya çıkan kötü sonuç sebebi ile, doktora ve çalıştığı kuruma karşı tazminat davası açabilecektir. Burada doktorun haksız fiili sebebi ile hem kendisi hem de çalıştığı kurum sorumlu olabilecektir. Burada ister  bir sözleşme ilişkisi içinde olsun, isterse haksız fiil sebebi ile doktorun sorumluluğuna gidilsin, yargılama yapılırken aranacak şey, doktorun gerçekten ortaya çıkan neticede KUSURUNUN olup olmadığı hususudur. Doktor kusursuz ise, bu halde sorumluluğu da sözkonusu olmayacaktır. Kusurun hafif yada ağır olması doktorun sorumluluğunu ortadan kaldırmayacaktır. Gerçek yargılama neticesinde ortaya çıkacak ve hukuki gerçeğe göre hakim karar verecektir.

Sağlıklı bir yaşam dileğiyle…

Av. Filiz METİN

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *